ayhan altay

ANASAYFA

ÖZGEÇMİŞ

KÖŞE YAZILARIM

ARASIRA YAZDIKLARIM

YAZILARIM

ŞİİRLERİM

FOTO

GÖRSELLER

BANA YAZILANLAR

 

 

HAZANDA MARX’I GÖREBİLMEK

Hazanı sever misiniz? Ben severim. Doğanın kendini birçok renge boyadığı bu mevsimin içinde hüznü taşıyan bir güzelliği vardır.
Özellikle Karadeniz kıyılarındaki –fazla uzağa gitmeye gerek yok, örneğin Polenezköy’de- kayın ormanlarında, yerlere serilmiş gazellerin üzerinde dolaştığınızda bambaşka duygular taşırsınız.
Asla bir ölüm sonsuzluğu değildir hazan. Bir yenilenmenin, bir değişimin öncesidir ve her doğum gibi sancılıdır.

Ben inanıyorum ki; adına ne kadar “yeni dünya düzeni” deseler de bildiğimiz kapitalizmin kendisidir bu düzen. Hayli geçkin bir kadını, bolca kullanılan makyaj gereçleri ne değiştirebilirse o kadar değişebilmektedir.

Dingin bir hazan gününde kâhin miyim ki bunları yazıyorum. Değilim elbette. Yalnızca bilime inanıyorum ve de her şeyin, ama ayrıcalıksız her şeyin sonlu olduğunu biliyorum.

Kapitaliz de sonlu. Bunun başka seçeneği yok. Nasıl ki antibiyotikle başlayan ve diğer geliştirmiş ilaçlarla oluşan süreç son yüzyılda 40’larda olan ortalama insan ömrünü 80’lere doğru tırmandırmışsa, kapitalizmin çareleri de onun ömrünü uzatıyor ama asla sonsuzlaştırmıyor.

İlaçlar ömrümüzü uzattılar ama yine de biz gençliğimizdeki gibi zinde ve sağlıklı olamıyoruz. Tabipler bir yanımızı tedavi ederken, bedenimizin başka bir yanı su koyuveriyor.

Kapitalizm de böyle. IMF reçeteleri ülkelerdeki krizin yükünü yoksulun sırtına vurarak uzatıyordu ömrünü. Daha çok da metropol ülkelerin dışındaki geri bıraktırdığı ülkelerdeki halkın sırtına vuruyordu yükü.

Niteliği gereği sürekli kriz oluşturarak zengini daha zengin, yoksulu daha yoksul yapma durumunda olan bu düzenin kalelerinde de çatlama başladı.

Sırada İtalya, İspanya ve Portekiz’in beklediği Yunanistan krizi yalnızca AB’nin sorunu değil. Doğayı talan ederek gelişen ve bu talanı bile adil dağıtmayan düzenin doğal sonucu olarak kapitalizmin sorunu.

Bu yazdıklarımı 1970’lerde söylediğimizde “vatan haini komünistler” suçlamasıyla başımıza gelmeyen kalmazdı. Oysa şimdilerde on binlerce insan, haftalarca süren eylemlerle haykırıyor bunları. Hem de kapitalimin kâbesi olan yerde. Amerika Birleşik Devletlerindeki dünya kapitalimin simgesi olan Wall Street’te. Temel sloganları ise “KAPİTALİZME HAYIR”

Daha çok başımız ağrıyacak. Midemiz bulanacak. Kaslarımız acılar çekecek. Öyle kolay bir doğum olmayacak bu.
Üstelik Karl Marx’ı günümüze uygulayacak doğum doktorları görünmüyor ortalıkta. Bu doğum; eskiden köylerde olduğu gibi ya bir ağaç altında yapayalnız, ya da bunun eğitimini almamış bir yaşlı ile olacak.

Siz bakmayın başbakanın Alman Vakıfları ve belediyelerle ilgili atıp tutmasına. Bu tür vakıflar ve kredi adıyla borçlandırma yöntemlerinin kapitalist/emperyalist sistemin gereği olduğu yüzyıldır biliniyor. Başbakan, ülkesini bu tür kurumlar aracılığıyla borçlandırırken ne yapmışsa, belediyeler de aynını yaptılar.

Gelecekte bu tür sorunlar olmayacak. Çünkü kapitalizm kendi sonunu hazırlamayı hızlandırdı.

Hazanın hüznünün sonunda yaşanacak kıştan sonra yeni bir bahar mutlaka gelecektir.

 

Counter Visits
Tekil görüntülenme