ayhan altay

ANASAYFA

ÖZGEÇMİŞ

KÖŞE YAZILARIM

ARASIRA YAZDIKLARIM

YAZILARIM

ŞİİRLERİM

FOTO

GÖRSELLER

BANA YAZILANLAR

 

YELLEME
Futbol benim alanıma girmez. Sanırım ilk kez içerisinde futbol olan bir yazı olacak bu.
Türkiye Futbol Federasyonu pazartesi günü toplanmış. Önce disiplin yönetmenliğini değiştirmiş, sonra da bazı takımları Profesyonel Disiplin Kuruluna sevk etmiş.
Yani maç başladıktan sonra kural değiştirmiş.
Beni ilgilendiren yanı bu. Kim ne ceza alacak ya da almayacak hiç umurumda değil.
Son yıllarda maç başladıktan sonra kural değiştirmek moda oldu. Hatta maç başladıktan sonra hakem bile değiştirilir oldu.

Bizde bazı tersine sözler vardır; “Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın” gibi.
Bunlardan biri de “kitabına uydurmak”dır.
Eskiden yolsuzluklar kitabına uydurulurdu. Yani konuyla ilgili açık bulunur, oradan hareket edilerek yolsuzluk yapılırdı.
Şimdilerde kitabın, yani önceden belirlenmiş kuralların açıkları da yetmez oldu. Artık “kitabına uydurmak” için uğraşılmıyor. “Kör parmağım gözüne” diyerek kitap verili duruma uyduruluyor.
Hoca’nın yellenmesine cemaatin tepkisini içeren bir sözümüz vardır, bilirsiniz. Ya da “balık baştan kokar” atasözümüz…
Kişiyi yargıdan kurtarmak için yasa çıkarılan bir yerde, ülkenin en çok taraftarı olan takımını/takımlarını cezalandırmak yürek ister. O zaman da kurullar baştakini örnek alarak ortaya dökülmüş olaylara ilişkin disiplin yönetmeliği değiştirme hakkını kendilerinde bulurlar.
Eeeee, bunu yapabilmek için usta olmak gerek.

                                             *          *          *
Önceki gün Bir Mayıs’tı. Ne yazık ki bu yazı bir mayıs günü öğle saatlerine kadar yazılmış olmak zorundaydı. Bir Mayıs kutlamalarına gidebilmek için sabahtan evden çıkmanın gerekliliği nedeniyle de yazıyı 30 Nisan akşamı yazmak zorunluluğu doğdu.
Bir Mayıs nasıl kutlandı üzerine yazma olanağım yok. Bir Mayısın tarihçesini ise artık ezberlemiş olduğumuzu varsayıyorum.
Bir Mayıs denince akla “çalışanların bayramı” gelmeli. Oysa bizde Bir Mayıs denilince akla “acaba yine ne olay çıkacak” geliyor.
Bu ülkede yıllarca Bir Mayıslardan korkanlar, bayramı kanda boğmak istediler. Günümüzde bile bunu arzulayanların olduğunu sanıyorum.
Bazılarımız Bir Mayıs’ın acıları üzerinden bir şeyler devşirmeyi marifet sanmayı sürdürüyorlar.
İstanbul valisi açıklama yapmış: “Olay çıkarsa, bir daha Taksim Alanı’nı vermem” diyor çok çok sayın valim.
BİR: Emekçiler için o alanın adı 1 MAYIS ALANI’dır.
İKİ:  Bir Mayıs Alanı’nın emekçiler için yaşamsal önemi vardır. Biz orada 36 canımızı bıraktık. Yıllarca da o alan için direndik.
ÜÇ: Alanlar insanlar içindir. Bazılarının keyfi için değildir.
DÖRT: Ne zaman ki bir mayısta olay çıkmıştır, olayı kesinlikle emekçiler çıkarmamıştır. Her Bir Mayıs olayında, Bir Mayıslardan korkanların tezgâhı vardır. Kahramanmaraş’ta, Çorum’da, Sivas’ta hatta Fatsa’da olduğu gibi.
Çok Sayın Valim: Haddimi aşarak bir şey söyleyeceğim. Sizin asli göreviniz alan kapatmak değildir. O alanı emekçilere sonuna kadar açmaktır.
Boğaz dokuz boğum Valim.

Free Site hits monitoring