ayhan altay

ANASAYFA

ÖZGEÇMİŞ

KÖŞE YAZILARIM

ARASIRA YAZDIKLARIM

YAZILARIM

ŞİİRLERİM

FOTO

GÖRSELLER

BANA YAZILANLAR

 

   

BİR MAYIS GERGİNLİĞİ

Yarın bir mayıs. Yaza bir adım daha yaklaştığımız bu günü devlet kafası bir türlü anlayamıyor.

Devlet, 1980 öncesi bir mayısı “Bahar Bayramı” olarak görürdü. Çalışanların birlik, dayanışma ve mücadele gününü resmen tanıyamaz, tatil ilan etmek için icat ettiği “bahar bayramı” gibi uydurukluğa sarılırdı.

 

İstanbul’da –siz Türkiye’de anlayın- ilk kitlesel Bir Mayıs 1976 yılında kutlandı. Katılım ve ilgi öylesine yüksekti ki, devletin o yarım aklı bunu algılayamadı ve hemen karşı önlemler düşündü.
Sonra Bir Mayıs 1977. Unutulmaz günün adı oldu. Beş yüz bin dolayında emekçi sel olup akmıştı Taksim’e. Alan tıklım tıklım doluyken önce o günkü sular idaresinden, hemen ardından da çeşitli yönlerden alandaki emekçilerin üzerine yaylım ateş açıldı. Ardından polis panzerleri sirenlerini açarak ve ortalığı yırtarak daldı kalabalığın üzerine.

Taksim’in adı o gün resmen olmasa da emekçiler için artık “Bir Mayıs Alanı” oldu.

 

Bizde devlet, kendini hep halkın üzerinde boza pişiren olarak görmüştür. “Komünizm gelecekse, onu da biz getiririz” anlayışı devlette hep egemen olmuştur ki, günümüzde de durum değişmemiştir.

Devlet, emekçilerin bir mayıs kutlamalarını kendi icazetine bağlı sanma gafletini hep göstermiş, bugün de göstermektedir. Sevgili ve haşmetlû başbakanımız icazet verirse: bir mayıs, Bir Mayıs Alanı’nda kutlanır. İcazet vermezse ya hiç kutlanmaz, ya da o her şeyi en iyi bilenin izin ihsan ettiği yerde kutlanır.

 

Emekçilere, Bir Mayıs’ı “başka alanlarda kutla” demek, inançlı bir Müslüman’a “hac için kuzey kutbuna git” demekten başka bir şey değildir. Demokrasinin “D”sinin olduğu yerde böyle bir saçmalık düşünülemez bile.

 

Yarın bir Mayıs. İstanbul ilan edilmemiş sıkıyönetim altına şimdiden girdi bile. Bayramın acılara neden olacağını söylemek için müneccim olmaya gerek yok. Ülkenin tüm demokrasiden yana güçleri yarın Bir Mayıs Alanı’nda olacaklarını açıklarken, 50 Toma ve 35.000 polisi alarma geçirmenin başka bir anlamı var mı? Bu açıktan emekçilere savaş ilanı anlamına gelmiyor mu?

2012 bir mayısı hiç kimsenin burnu kanamadan, tam bir şenlik içerisinde, Bir Mayıs Alanı’nda kutlanmadı mı bayram coşkusuyla. Ne oldu? Ne değişti?

Olan değişen bellidir. Haşmetlû ve kudretli başbakanımızın; sıkıştıkça, saflarını sıklaştırması için bulabildiği tek yolun “gerilim” üretmek olduğu. Ülkenin yarısınca meşruiyetini kaybetmiş olmasının şaşkınlığı ile diğer yarısını tutabilmek için şiddeti körüklemesi…

 

Başka hiçbir ülkede olmayan, uyduruk “Kutlu Doğum Haftası”nı kısıtsız her yerde kutlayanlar; sekiz saatlik iş günü mücadelesinden doğan, 1977 kutlamasında 34 canımızı verdiğimiz ve tüm dünyanın benimsediği bir mayısı; Bir Mayıs Alanı’nda yasaklayabileceklerini mi sanıyorlar?

Bayramınız kutlu olsun.

fast and quick counter