ayhan altay

ANASAYFA

ÖZGEÇMİŞ

KÖŞE YAZILARIM

ARASIRA YAZDIKLARIM

YAZILARIM

ŞİİRLERİM

FOTO

GÖRSELLER

BANA YAZILANLAR

 

               

                

“NE YAPSAM YERİDİR”

 Anayasa madde 101/ 3. Paragraf “Cumhurbaşkanı seçilenin, varsa partisi ile ilişiği kesilir.”

Anayasa madde 103, Cumhurbaşkanı yemini “…üzerime aldığım görevi tarafsızlıkla yerine getirmek için bütün gücümle çalışacağıma…”

HSYK üyeliğine Cumhurbaşkanınca atanan Avukat Hayriye Şirin Ünsel, Pendik Belediye Meclisinin AKP’li üyesi. Daha önce de AKP kadın kolları başkanlığı yapmış. Tarafsız ve işinin uzmanı bir hukukçu!

Bir diğeri ise Avukat Muharrem Özkaya. Özkaya, Erdoğan'ın avukatı Ali Özkaya'nın ağabeyi. Tarafsız ve işinin uzmanı bir hukukçu!

*          *          *

Üsküdar Validebağ Korusunu iyi bilirim. İstanbul’un nefes alacak yerlerinin belki de başında gelir bu koru. On yılı aşkın bir süredir birileri oraya gözünü dikti. Yine on yılı aşkın bir süredir bölge insanları koruyu korumak için direniyor. –Selimiye’de oturduğum yıllarda bu direnişlere ben de katılırdım.-

Şimdi Üsküdar Belediyesinin başında bir hukukçu var. Bu nasıl bir hukukçudur ki; yargı kararlarını dilediği gibi yorumlar ya da görmezden gelir ve bu koruyu betonlaştırmak için tüm gücüyle saldırır. Evet, yanlış yazmadım, tüm gücüyle saldırıyor başkan. Zabıtasıyla başladı saldırıya. Yetmedi Polis desteği aldı. İlla ki yok edecek bu koruyu Tarafsız ve işinin uzmanı bir hukukçu!

*          *          *

Bizim Cumhurbaşbakanımız kafasına koymuş bir kere. Kobani’yi yetmez, tüm Rojova’yı yok edecek. Çünkü orada yani Rojova’da her şey ona ters.

Birincisi; Rojova halkların kardeşliğini savunuyor. Ulus devlet modelini almıyor.

İkincisi; Rojova, gerçek anlamda laik. Oradaki siyasallaşma ırk ya da mezhep üzerinden bölümlenmiyor. Hiçbir inanç diğerine üstün kılınmıyor.

Böyle birçok madde yazabilirim ama gerek yok artık diğerlerine. Dileyen Rojova toplumsal sözleşmesini internetten açar bakar. Bu ikisi yeter de artar bile bizim muktedirlerimizi deli etmeye.

Kobani’de insanlar ölüyormuş. Tarihin gördüğü en kıyıcı yapılardan biri olan IŞİD Kobani’ye girerse katliam olacakmış. Ne gam. İnanç ve insan kardeşliğini savunmakla onlar zaten her şeyi hak ediyorlar.

*          *          *

12 yıldır barış sürecinde gidilen yol bir arpa boyu. Amaç çok açık. Bir genel af ve birkaç içi boş yasayla savaşı bitirerek kahraman olmaktı, başarılamadı.
Öyle görülüyor ki; Hükümet süreci bitirmek istiyor ama bitiren taraf olarak görünmek de istemiyor.

Tabii bunları kimse yemiyor. Ortada demokrasi adına hiçbir gelişme yok. Var olan ama uygulamada göz önüne hiç alınmayan demokratik kırıntılar bile “iç güvenlik yasası” gibi yasalarla 12 Eylül uygulamaları örnek alınarak yok ediliyor.

*          *          *

Sabahlar nelere gebedir bilemem ama bedeli ödenmeden hiçbir hakkın alınamayacağını çok iyi bilirim.

Barış içinde insanca yaşayacaksak, bunun bedelini ödemekle yükümlüyüz. Bu bedeli öderken kimsenin burnunu kanatmamaya özen göstereceğiz ama direnmekten de asla vazgeçmeyeceğiz.

Eğer başaramazsak barışı ve demokrasiyi kurmayı, eğer kurtulamazsak “adım Veli değilse de, ne yapsam yeridir” diyen yönetenlerimizden, geriye tek şey kalır.

“Şinanay yavrum şinanay nay.”